top of page
Avukat Baran DELİL

Boşanma Davasında Otel Kayıtları 2024

Delil Hukuk Bürosu

boşanma davasında otel kayıtları
 

Makale İçeriği:

 

Boşanma Davasında Niçin Otel Kayıtları İstenir?


Boşanma davasında otel kayıtları birçok farklı sebeple istenebilir ancak uygulamada en sık görülen sebepleri, aldatma ya da affetme olgusunun ispatlanmasıdır. Şöyle ki, boşanma davaları anlaşmalı boşanma davası veya çekişmeli boşanma davası olarak açılabilmektedir. Anlaşmalı boşanma davasında otel kayıtlarının istenmesine gerek yoktur, çünkü çiftler boşanma ve ferileri ile diğer ilgili meseleler üzerine zaten anlaşmaya varmış ve bu anlaşmalarını, kendi aralarında imzalayıp mahkemeye sunacakları anlaşmalı boşanma protokolü ile yazıya dökmüş olacakları için herhangi bir kusur ithamında bulunmaya ve ileri sürülen iddiaların ispatlanmasına gerek yoktur.


Ancak çekişmeli boşanma davalarında birbirlerini kusurlu davranışlarda bulunmak suretiyle evlilik birliğini sona erdirmekle itham eden taraflar, ileri sürdükleri bu iddialarını ispatlamakla mükelleftirler. Bunun için de otel kayıtları da dahil olmak üzere çeşitli delillerden yararlanılır.


Meselenin daha iyi anlaşılması için, boşanma davasında yargılama usulü ve hukuki deliller konularının ele alınması gerekmektedir.



Boşanma Davasında Yargılama Usulü


Boşanma davasının anlaşmalı boşanma davası veya çekişmeli boşanma davası şeklinde görüldüğünü söylemiştik. Otel kayıtları, anlaşmalı boşanma davasında kullanılması gereken delillerden değildir. Bu nedenle bu makalemizde çekişmeli boşanma davaları üzerinde duracağız. Çekişmeli boşanma davası, hazırlanan dava dilekçesinin yetkili ve görevli mahkemeye sunulması ve gerekli harçların yatırılması ile açılmaktadır. Çekişmeli boşanma davasında davacı eş, davalı eşin kusurları nedeniyle evlilik birliğinin fiilen sona erdiğini iddia eder ve mahkeme tarafından boşanmaya karar verilmesini talep eder.


Türk hukuk sistemimizde anlaşmalı boşanma halleri haricinde, evli bireylerin evliliklerini sebepsiz yere sonlandırması mümkün değildir. Türk Medeni Kanunumuzda yer alan özel boşanma sebeplerinin varlığı ve ispatı aranmaktadır. Bu nedenle çekişmeli boşanma davaları için kanunda öngörülmüş ve sınırlı olarak sayılmış hallerden birinin varlığı aranmaktadır.


Çekişmeli boşanma davaları aşağıdaki sebeplerle açılabilmektedir:

Otel kayıtları ise genellikle zina, haysiyetsiz hayat sürme, terk ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması(şiddetli geçimsizlik) nedeniyle boşanma davalarında ileri sürülen iddiaların ispatında kullanılmaktadır.


Çekişmeli boşanma davasında diğer eşin kusurlu davranışının ispat edilmesi gerekmektedir, aksi takdirde boşanma davasının reddedilmesi de mümkün olabilmektedir.



Boşanma Davasında Deliller


Boşanma davasında ileri sürülen hususların ispat edilmesine istinaden birçok delil sunulabilmektedir. Bunların başında: tanık beyanı, mesajlaşma ekran görüntüleri, sosyal medya yazışma ve içerikleri, ses ve görüntü kayıtları, telefon HTS(arama ve kısa mesaj) kayıtları, darp raporu, banka hesap dökümleri, sağlık kayıtları, otel kayıtları, maaş bordroları, kolluk tutanakları, tapu sicili kayıtları, araç sicil kayıtları gelmektedir.


Ancak boşanma davasında mahkemeye sunulacak olan deliller, bu saymış olduklarımızla sınırlı değildir; sunulacak olan deliller her somut olayın gereklerine göre değişiklik gösterebilmektedir ve daha birçok delil sunularak ispat vasıtaları çeşitlendirilebilir.


Boşanma davasında dava ve cevap dilekçelerinde yer alan beyanların ispatında elverişli her türlü delil mahkemeye sunulabilir veya bu delillerin bulundukları yerlerden getirtilmeleri için ilgili yerlere müzekkere yazılması mahkemeden talep edilebilir. Önemli olan, söz konusu delillerin hukuka uygunluğudur. Çünkü hukuka aykırı delillerin boşanma dava dosyası kapsamına alınması mümkün değildir.


Örneğin casus yazılım ile elde edilen mesajlaşma ekran görüntüleri ya da sonradan yasadışı yollarla üretilen otel kayıtları hukuka aykırı deliller oldukları için boşanma davasında hükme esas teşkil etmez.



Boşanma Davasında Otel Kayıtları


Boşanma davalarında otel kayıtları zina, haysiyetsiz yaşam sürme, affetme, terk ve birlik görevlerini yerine getirmeme gibi olguların ispatlanması için kullanılabilir. Bir eşin bu hususları ispatlaması her zaman çok mümkün olamamaktadır. Eşlerin tüm konuşmalarını ses veya video kaydına almaları ya da evlilik birlikteliklerindeki sorunlar ile kendi kusurlu davranışlarına ilişkin tartışmaları, sonradan boşanma davasında tanık olabilecek olan 3. kişilerin yanında yaşamaları hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu nedenle otel kayıtları gibi ilgili kurum ve kuruluşlara müzekkere yazılması yoluyla boşanma dava dosyası muhteviyatına kazandırılabilecek deliller, vakaların ispatına ilişkin olarak çok büyük önem arz etmektedir.


a) Otel Kayıtları ile Aldatma Olgusunun İspatı


Aldatma, birçok farklı şekilde gerçekleşebilir; kelime anlamı itibariyle hukuki çerçevesi çizilmezse, subjektif yorumlamalara son derece açık bir ifadedir. Kimine göre aldatma, yalnızca cinsel nitelikte fiziksel temasta bulunmakla meydana gelir, kimine göre ise iş yerinde gerçekleştirilecek sosyal flört niteliğindeki davranışlar da aldatma kapsamındadır.


Yargıtay'ın konuya ilişkin emsal teşkil eden kararları, hangi davranışın zina, hangi davranışın sadakatsizlik ve hangilerinin güven sarsıcı davranış olarak kabul olacağına ilişkin olarak yol gösterici olmaktadır.


Kişinin, haklı bir sebep olmaksızın, eşi olmayan ve karşı cinsten bir üçüncü kişi ile en az bir gece boyunca otelde kalması, makalemizin en sonunda yer alan Yargıtay kararlarından da anlaşılabileceği üzere, Yargıtay tarafından zina olgusunun ispatına karine teşkil etmektedir. Burada unutulmaması gereken ve aşağıda detaylandıracağımız bir hususu dile getirmek gerekir: Kişinin karşı cinsten olmayan bir hemcinsi ile cinsel birliktelik yaşaması, Yargıtay tarafından zina değil, haysiyetsiz yaşam sürme nedeniyle boşanma davasının konusu olarak kabul edilmektedir.


b) Otel Kayıtları ile Haysiyetsiz Yaşam Sürme Olgusunun İspatı


Haysiyetsiz yaşam sürme olgusunun varlığından söz edilebilmesi ve bu sebeple boşanma kararı verilebilmesi için, davalı eşin sosyal hayatta toplumun genel değer yargılarıyla çatışan, olumsuz nitelikte ve süreklilik arz eden davranışlarının mevcut olması ile birlikte bu davranışın, evlilik birliğini sürdürmeyi diğer eşten beklenemez hale getirmiş olmasına bakılmaktadır.


Yargıtay, evli bir kişinin, hemcinsi ile eşcinsel birliktelik yaşamasını zina olarak kabul etmemektedir. Kişinin hemcinsi ile cinsel birliktelik yaşaması zina nedeniyle boşanmanın değil, haysiyetsiz yaşam sürme nedeniyle boşanmanın konusu olarak kabul edilmektedir.


Ancak kişinin, karşı cinsten biriyle değil de bir hemcinsi ile otelde kalması, başlı başına aralarında cinsel birleşme olduğu anlamına gelmez. Çünkü bir kişi arkadaşı olan hemcinsi ile birçok sebeple bir otel odasını paylaşabilir.


Bu nedenle kişinin hemcinsi ile birlikte otelde kalması, karşı cinsten birisiyle otelde kalmasında olduğu gibi başlı başına boşanma sebebi olarak görülmese de, tanık beyanı veya mesajlaşma ekran görüntüsü vb. ek deliller ile desteklenebilirse haysiyetsiz yaşam sürme olgusunun ispatına dayanak teşkil edebilir.


c) Otel Kayıtları ile Affetme Olgusunun İspatı


Boşanma davasında eşe kusur olarak yükletilen fiillerin affedilmiş olduğunun ispatı halinde, affedilen veya hoşgörü ile karşılanan olaylara dayalı olarak hüküm kurulması mümkün değildir. Aksi durum, kusurlu olan eşin diğer eşe açık çek vermesi anlamına gelecektir ki bu neviden bir durumun evlilik birliğinin sürekliliğini etkileyeceği açıktır.


Eşlerin boşanma davası açıldıktan sonra birlikte otelde kalmaları da, yukarıda açıklamış olduğumuz nedenle Yargıtay tarafından önceki olayların affedilmiş olması ya da en azından hoşgörü ile karşılandığı şeklinde yorumlanmakta ve dolayısıyla eşin kusurluluğunu ortadan kaldırabilmektedir.


Tabii bu kuralın da bazı istisnaları mevcuttur. Örneğin eşin baskı altında otele gitmesi durumunda iradi bir affetme olgusunun varlığından söz edilemez. Benzer şekilde, affetme olgusuna dair istisnai hallerin varlığında da affetmenin varlığından söz edilemez. Örneğin şiddetin veya sadakatsizliğin süreklilik arz ettiği durumlarda affetmenin mevcudiyetinden söz edilememekte ve affetme olgusu ileri sürülememektedir.



Boşanma Davasında Otel Kayıtlarının İspat Gücü


Makalemizin sonunda yer alan ve konuya dair emsal teşkil eden Yargıtay kararları incelenecek olursa, otel kayıtlarının boşanma davasında ne kadar büyük etkilere ve sonuçlara sebebiyet verebildikleri gözler önüne serilmektedir. Özellikle eşin karşı cinsten bir kadın veya erkekle birlikte otelde kalması, aksi ispat edilinceye kadar zina olgusunun gerçekleşmiş olduğuna dair karine teşkil etmektedir. Aynı şekilde boşanma davaları görülmekte olan bir çiftin, boşanma davasına konu edilen kusurlu davranışların yaşandığı zamandan sonraki tarihlerde otelde kalmış olmaları da, istisnai bir durum mevcut olup mahkeme huzurunda ispatlanmadığı müddetçe affetmenin varlığına işaret etmektedir.


Bu nedenlerle boşanma davalarında otel kayıtlarının son derece etkili birer delil olduğunun bilincinde olmak gerekir.



Boşanma Davasında Otel Kayıtları Nasıl Getirtilir?


Vatandaşların, bir şekilde emniyet sistemlerine ulaşarak bilgi edinmesi genel itibariyle mümkün olmadığı gibi, bu neviden bir durum mümkün olsa dahi yasa dışıdır. Ayrıca bu şekilde elde edilmiş olan deliller de hukuka aykırı deliller olacaktır.


Boşanma davasında otel kayıtları, böyle zahmetlere girmeksizin kolaylıkla getirtilebilmektedir. Yapılması gereken tek şey otel kayıtlarının dosya muhteviyatına kazandırılması amacıyla otel ismi biliniyorsa bizzat bu otele, otel ismi bilinmiyorsa da emniyete müzekkere yazılmasıdır. Müzekkere sonucunda otel veya emniyetten gelen cevaba göre otel kayıtları delili boşanma davası özelinde yorumlanır ve hükme esas alınabilir nitelikte hukuka uygun bir delil olarak kullanılır.



Boşanma Davasında Otel Kayıtları Nereden İstenir?


Yukarıda açıklamış olduğumuz üzere, otel kayıtları otelden veya emniyetten istenebilir. Eşin kalmış olduğu otelin ismi biliniyorsa, müzekkere otele gönderilir. Ancak eşin kalmış olduğu otelin ismi bilinmiyorsa ya da eşin otelde kalıp kalmadığına dair elde mevcut bir bulgu yoksa emniyete müzekkere yazılır. Uygulamada daha kapsayıcı sonuç alındığı için emniyete müzekkere yazılması daha sık karşılanan bir durumdur. Çünkü zaten otel vb. kurum ve kuruluşlar, ziyaretçilerini ilgili kolluk birimlerine bildirmekle mükelleftir.



Boşanma Davasında Otel Kayıtları Ne Zaman Gelir?


Boşanma davasında otel kayıtları için mahkeme tarafından yazılıp ilgili mercilere gönderilecek olan müzekkereler, çok büyük ihtimal ile ön inceleme duruşması sonrasında tahkikat aşamasında gönderilir. Müzekkerelerin gönderilmesi sonrasında genellikle en geç 1-2 ay içerisinde müzekkere yazılarına cevap gönderilir ve dosya muhteviyatına eklenir. Ancak mahkemenin derhal talep edildiği anda otel kayıtlarını getirtmesi gibi bir ihtimal söz konusu değildir.


 

Boşanma Davasında Otel Kayıtlarına İlişkin Yargıtay Kararları

 
  • Boşanma davasında delil olarak otel kayıtlarına dayanılmış olmasına rağmen bu hususa ilişkin olarak araştırma yapılmaksızın hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin karar,

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/11138 E., 2014/22690 K. sayılı kararı

"...

...

... Davalı koca, davacı kadının başka erkeklerle birlikte olduğunu ileri sürdüğü otelin ismini de belirterek, otel kayıtlarının getirtilmesini delil listesinde talep etmiş, mahkemece bu konuda herhangi bir araştırma yapılmadan hüküm kurulmuştur. Davalı koca bu delilinden açıkça vazgeçmemiştir. O halde mahkemece; davalı kocanın delil listesinde yer alan otel kayıtları getirtilerek, toplanan diğer delillerle birlikte değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar vermek gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. ...

...

..."


 
  • Boşanma davası devam ederken tarafların birlikte otelde kalmalarının, affetme olgusunun ispatına delil teşkil edecek nitelikte bir davranış olduğuna ilişkin karar,

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/21904 E., 2015/6825 K. sayılı kararı

"...

...

... Yargılama devam ederken, tarafların barışıp davacı kadının ailesinden habersiz çeşitli otellerde kaldıkları anlaşılmaktadır. Dayanılan mesaj kayıtları içerikleri ve tanık beyanları da af olgusunu doğrular nitelikte olup affedilen ve hoşgörü ile karşılanan olaylar boşanma davasında taraflara kusur olarak yüklenemez. Tarafların bu davranışları önceki olayların affedildiğini, en azından hoşgörü ile karşılandığı gösterir. Barışmadan sonra taraflardan kaynaklanan boşanmayı gerektirir yeni bir hadisenin varlığı da kanıtlanmamıştır. Bu durumda davacı kadının boşanma davasının reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile kabulü doğru olmamıştır. ...

...

..."

 
  • Dosyaya kazandırılan otel kayıtlarından, boşanma davası açıldıktan sonra tarafların birlikte otelde kaldıklarının anlaşılması halinde affetme veya en azından hoşgörü ile karşılama olgularının ispat edilmiş olduğu hususunun kabul edileceğine dair karar,

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/16624 E., 2015/16616 K. sayılı kararı

"...

...

... Toplanan delillerden ve özellikle tanık beyanları ve dosyaya sunulan otel kayıtlarından, tarafların boşanma davası açıldıktan sonra barıştıkları ve birlikte yaşadıkları anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacının, eşinin kusurlu davranışlarını affettiği, en azından hoşgörü ile karşıladığının kabulü gerekir. Affedilen veya hoşgörü ile karşılanan olaylara dayalı olarak artık diğer eşe kusur atfedilemez. O halde, kusur tespiti bakımından ölen eşin mirasçıları tarafından takip edilen davada, davalı kadının kusurunun bulunmadığının tespitine karar verilmesi gerekirken, açıklanan hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. ...

...

..."


 
  • Kişinin farklı zamanlarda farklı kadınlarla otelde birlikte kalmasının, zina sebebi ile boşanmaya delil teşkil edecek nitelikte bir davranış olduğuna ilişkin karar,

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/23757 E., 2018/10860 K. sayılı kararı

"...

...

... Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere; davalı erkeğin evlilik devam ederken, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, ayrı ayrı zamanlarda ... isimli kadınlarla otellerde kaldığı, dosya arasına alınan telefon konuşma kayıtlarında da birden fazla kadınla mutad sayıdan fazla konuşma kayıtlarının bulunduğu ayrıca sosyal medya hesabından da erkeğin başka kadınlarla duygusal içerikli yazışmalar yaptığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı kadının zinaya dayalı (TMK m. 161) boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. ...

...

..."


 
  • Otel kayıtları ile affetme olgusunun ispatına ilişkin karar,

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/13919 E., 2018/3146 K. sayılı kararı

"...

...

... 1-Mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin kadının bakire olmadığı yönünde ailesi tarafından yapılan dedikodulara ve kadının namusu hususundaki dedikoduların yayılmasına izin vermesi, kadınla evlilik öncesinde cinsel birliktelik yaşayıp kadını belkide istememesine rağmen bebeğini aldırmak zorunda bırakması, yine dava açmış olmasına rağmen bu durumu saklayıp kadınla bir otelde birlikte olması nedeniyle ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının boşanma davasının kabulüne, diğer yandan erkeğin 29.09.2014 tarihinde davalı-karşı davacıyla otelde birlikte olmakla tüm yaşananları affettiği belirtilmesine rağmen erkeğin boşanma davasının da kabulüne karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden kadının da 29.09.2014 tarihinde davacı-karşı davalı erkek ile otelde biraraya gelmekle erkeğin tüm kusurlu davranışlarını affettiği ve en azından hoşgörü ile karşıladığının kabulü gerekir. Affedilen ve hoşgörülen olaylar karşı tarafa kusur olarak yüklenemez. Bu olaydan sonra tarafların boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışı kanıtlanamamış olup her iki tarafın da kusursuz olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda tarafların birbirini affetmiş olmaları dolayısıyla kusursuz olduklarının kabulüyle her iki boşanma davasının da reddi gerekirken, yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ancak bu yön temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. ...

...

..."


 
  • Kusurlu eşin diğer eşe yönelik olarak baskı ve tehdit içeren davranışlarda bulunması halinde otel kayıtlarının affetme olgusunun ispatına esas teşkil etmeyeceğine ilişkin karar,

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2012/4576 E., 2012/24147 K. sayılı kararı

"...

...

... Mahkemece tarafların dava açıldıktan sonra, 04.08.2011 tarihinde Sivas ili .... Otelinde birkaç saat birlikte kaldıktan sonra gittikleri Erzincan ilinde .....isimli otelde de aynı odada birlikte kaldıkları, davacının bu davranışı ile davalıyı affettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Toplanan delillerden, tarafların üç adet müşterek çocuklarının bulunduğu, davalının dava süresi boyunca davacıyı boşanma kararından vazgeçirmek için tehdit ettiği, şiddet uyguladığı, çocukları baskı unsuru olarak kullandığı, zaman zaman müşterek çocukları davacının yanından aldığı ve sonra tekrar davacıya teslim ettiği anlaşılmaktadır. Davacının 27.07.2011 tarihli duruşmadaki beyanı, otelde kalma durumuna ilişkin açıklamaları ve tüm dosya kapsamı itibariyle davacının af iradesi olan davranışı kanıtlanamamıştır. Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, birlik görevlerini yapmayan, eşine ve eşinin ailesine hakaret eden ve şiddet içeren davranışlarda bulunan davalı koca boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurludur. Davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. ...

...

..."


 
  • Otel kayıtlarının zina olgusunu ispatlamak için kullanılabilecek bir delil olduğuna ilişkin karar,

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2018/6226 E., 2019/2588 K. sayılı kararı

"...

...

... c)Tüm dosya kapsamı ve toplanan delilerden; davacı-karşı davalı kadının tanık beyanları ile hatta bir kısım davalı-karşı davacı erkeğin kendi tanık beyanlarından da görüldüğü üzere, davalı-karşı davacı erkeğin başka bir kadınla beraber olduğunu kabul ettiği ayrıca başka bir kadınla farklı zamanlarda el ele dolaşırken, başka bir zamanda otelde, ayrıca muhtelif zamanlarda öpüşürken görüldüğü, kendi tanığına zaman zaman ilişki yaşadığı kadının evinde kaldığını beyan ettiği, otomobilinin dahi gayrı resmi birliktelik yaşadığı kadının otoparkından çıktığı, davacı-karşı davalı kadın tanıklarınca da erkeğin bu kadınla beraber yaşadığının bilindiği, tüm bu anlatılanlarla birlikte davacı-karşı davalı kadın tarafından dosyaya sunulan fotoğraflar, otel rezervasyon kayıtları ile mail yazışmaları da dikkate alındığında davalı-karşı davacı erkeğin zina eylemini gerçekleştirdiğinin sabit olduğu ve böylelikle davacı-karşı davalı kadının zinaya dayalı boşanma davasını da (TMK m. 161) ispatladığı anlaşılmaktadır. O halde davacı-karşı davalı kadının zinaya dayalı (TMK m. 161) boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi usule ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. ...

...

..."


 
ankara boşanma avukatı




bottom of page