Delil Hukuk Bürosu
Makale İçeriği:
İhtarname Nedir?
İhtarname ya da halk arasında daha yaygın olarak bilinen adıyla ihbarname, sözleşme veya kanundan doğan bir hakka ilişkin olarak muhataba gönderilen hukuki bir uyarı yazısıdır. İhtarname ile muhatabın yapması gerekli olup da yapmaktan imtina ettiği bir sorumluluğu yerine getirmesi talep edilebileceği gibi, yapmaması gerektiği halde yapmakta olduğu bir davranışı yapmayı sonlandırması için uyarıda bulunulabilir. Noterlik Kanunu Yönetmeliğinin 98. maddesinde ihtarname "kanun, sözleşme, örf ve adetten doğan hak ve isteklerin yazılı şekilde bildirilmesi veya haber verilmesi için yapılan işlemler" şeklinde tanımlanmıştır.
Noterlik Kanunu Yönetmeliğinin 98. Maddesine Göre: "Her türlü hukuki işlemlerde muhatabına kanun, sözleşme, örf ve adetten doğan hak ve isteklerin yazılı şekilde bildirilmesi veya haber verilmesi için yapılan işlemlere ihtarname veya ihbarname denir. İhtarname veya ihbarname işlemleri Noterlik Kanununda öngörülen şekil ve şartlara göre yapılır"
Kanunda gösterilmiş olan bazı hallerde, ihtarname zorunluluğu öngörülmüştür. Örnek verecek olursak, kiracının kira bedelini yatırmaması nedeniyle tahliye davası açılabilmesi için bir kira dönemi içerisinde kiracıya iki haklı ihtarname gönderilmesi zorunluluğu mevcuttur. Ancak kanunda yazılı olan kimi hallerde ihtarname çekilmesi zorunlu olsa dahi, genellikle birçok durumda ihtarname zorunluluğu söz konusu değildir. Bu anlamda hukuki iş ve işlemlere ilişkin olarak karşı tarafa ihtarname çekilmesi kural değil, istisnadır.
İhtar Çekmek Ne Demektir?
İhtar çekmek, hukuki bir terimden çok uygulamada ağız alışkanlığı nedeniyle ortaya çıkmış olan bir ifadedir. İhtarname çekmek, ihtar çekmek, ihbar göndermek gibi ifadeler hazırlanan bir ihtarnamenin karşı tarafa yani muhataba gönderilmesi anlamında kullanılan bir ifadedir.
İhtarname Niçin Gönderilir?
Yukarıda bahsetmiş olduğumuz gibi muhataba yönelik olarak ihtarname gönderilmesi, bir hakkın doğması veya mevcut olan bir hakkın korunması amacıyla kanundan kaynaklı bir zorunluluk olabileceği gibi, salt ispat ve uyarı amacıyla tercihen gerçekleştirilen bir bildirim de olabilir. Zorunlu olmayan hallerde muhataba ihtarname çekilmesi, ileride ortaya çıkabilmesi muhtemel hukuki uyuşmazlıklarda, ihtarname çekmek isteyen tarafın konuya ilişkin hukuki iradesini karşı tarafa bildirmiş olduğuna dair delil teşkil etmesi amacıyla gerçekleştirilir. Bu şekilde aşağıda daha detaylı olarak anlatacak olduğumuz üzere faiz başlangıç tarihi, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanması gibi hukuki sürelere ilişkin çeşitli kazanımlar, ihtarname çekilmesi yoluyla mahkeme huzurunda ispatlanabilecektir.
Dolayısıyla ihtarname çekmenin birincil amacı kanundan doğan bir sorumluğun yerine getirilmesiyken, ikincil amacı ise ihtarnamenin hukuki uyuşmazlıklar açısından bir ispat vasıtası olarak kullanılmasıdır.
İhtarname Nasıl Yazılmalıdır?
İhtarname hukuki bir dilekçe formatında yazılmalı, ihtar edilen hususlar açık ve anlaşılır bir biçimde, tane tane ifade edilmeli, saygılı ve mesafeli bir üslup içermelidir. İhtarname yazılırken belki de en önemli ve sıklıkla gözden kaçırılan husus: Sonrasında kendi aleyhinize olması muhtemel sonuçlara sebebiyet vermemek, gelecekte açılabilecek hukuk davalarında ikrar anlamına gelebilecek ifadelerden kaçınmaktır. Bu nedenle ihtarnamenin yazılması aşamasında mutlaka ihtarname konusuna ilişkin alanlarda uzman bir avukatın yardımından faydalanılmasını tavsiye etmekteyiz.
İhtarnamenin yazılması aşamasında sade ve şık bir dil tercih edilmelidir. İhtar konusu şüpheye mahal vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmalı ve ihtar edilen her bir husus tek tek belirtilmelidir. Eğer ihtarname, taraflar arasında daha önce kurulan bir hukuki iş veya işleme ilişkin ise usulüne uygun olarak söz konusu hukuki iş ve işleme atıf yapılmalıdır.
İhtarname Karşı Tarafa Nasıl Gönderilir?
Profesyonel iş ilişkilerinde ihtarnamenin noter kanalıyla gönderilmesi tercih edilmelidir. İhtarname gönderilmesi zorunlu olmayan hallerde dahi, ihtarnamenin noter kanalıyla gönderilmesi her zaman tavsiye edilmektedir.
Esasında gönderilmesi kanunen veya uygulama kuralları mucibince zorunlu olmayan bir ihtarname, yalnızca muhatabın ihtar konusundan haberdar olması amacıyla gönderilmek isteniyorsa mektup, e-posta, whatsapp vb. vasıtalar üzerinden dahi gönderilebilir. Ancak karşı tarafa ulaşmış olması ve ulaştığının ispatı şartı aranıyorsa, tebligat durumunun kontrol edilebilmesi adına iadeli taahhütlü posta yoluyla gönderilmesi daha mantıklı olacaktır.
Yine de belirtmiş olduğumuz gibi profesyonel iş hayatına ilişkin(örneğin şirketler arasındaki iş ilişkilerine dair ihtarnameler) veya hukuki bir ilişkiye dair(örneğin kira sözleşmesinin tarafları arasındaki ihtarnameler) ihtarnamelerin noter aracılığıyla gönderilmesi gerekliliğinin altını çizmek isteriz.
İhtarnamenin Noter Aracılığıyla Gönderilmesi
İhtarname, bizzat veya avukat tarafından yazılıp notere götürülebilir veya notere gidilip noterde sözlü olarak ifade edilerek yazdırılabilir. Bu hususta hukuki olarak herhangi bir hata yapılmaması ve olası hak kayıplarının önüne geçilebilmesi için tercih edilmesi gereken yöntem: İhtarnamenin avukat tarafından hazırlanması ve noterlik süreçlerinin de avukat aracılığıyla yürütülmesidir.
Noter aracılığıyla gönderilecek olan ihtarnamelerde yer alan metnin son derece sade bir anlatım içermesi, hem anlatım kolaylığı sağlayacak, hem de noterlik masraflarının da azalmasına sebebiyet verecektir. Çünkü noter aracılığıyla ihtarname gönderilmesi halinde noter işlem ücreti, ihtarname sayfa sayısına göre değişiklik gösterecektir.
Noterlik Kanunumuzun 106. Maddesine Göre: "Her türlü hukuki işlemlere ait ihtarname ve ihbarname: 1. İstemde bulunan ve diğer tarafın ad ve soyadları ile açık adreslerini, 2. İhtar ve ihbar konusunu, 3. İstemde bulunanın imzasını, 4. Tebliğ şerhini, noterin imza ve mühürünü ve tarihi (Yazı ve rakam ile), Kapsar. İhtarname ve ihbarnameler ilgili tarafından yazılıp tebliğ için notere getirebileceği gibi, notere de yazdırılabilir."
Avukatsız İhtarname Çekilebilir Mi?
İhtarname gönderilebilmesi için avukat yardımından faydalanılması gibi bir zorunluluk mevcut değildir. Bu anlamda avukatın profesyonel hukuki yardımından faydalanılması tamamen tercihe bağlıdır. Ancak sürecin eksiksiz bir şekilde işletilmesi, hakkın nitelikli olarak tesis edilmesi ve herhangi bir aleyhe durum yaşanılmaması adına avukat yardımı alınması son derece önemlidir. Çünkü uygulamada görüldüğü üzere kimi zaman vatandaşlar kendi hazırladıkları ihtarnameler ile iş yapmayı tercih etmekte ve bu ihtarname içeriğinde farkında olmadan, gelecekte açılması muhtemel davalar açısından kendi aleyhlerine sonuç doğurma potansiyeline sahip ikrar açıklamaları içeren ifadeler kullanabilmektedir.
Dolayısıyla ihtarname hazırlığı ve gönderilmesi sürecinin avukat yardımı ile yürütülmesi zorunluluktan çok temkinli davranmanın gereğidir. Çünkü bir hukukçu olan avukat, ihtarname konusu ile ilgili hukuki gereklilikleri bilen ya da en azından konuyu nasıl araştırması gerektiğinin bilincinde olan ve bu bilgisini müvekkilinin lehine kullanma iradesi gösterecek olan kişidir.
Karşı Tarafa Cevabi İhtarname Göndermeye Gerek Var Mıdır? İhtarnameye Cevap Nasıl Verilir?
Kendisine ilgilisi tarafından ihtarname gönderilen kişi, eğer şartlar ve somut olaya ilişkin hak durumu bir cevabi ihtarname gönderilmesini gerektiriyorsa, kendisine yönelik olarak gönderilmiş olan ihtarnameye cevap niteliğinde bir karşı ihtar çekebilir. Uygulamada cevabi ihtarname çoğunlukla kendisine ihtarname gönderilmiş olan hususların muhatap tarafça kabul edilmediği ya da belirli bir sorumluluktan kurtulmak amacının taşındığı hallerde söz konusu olmaktadır.
Mutlaka İhtarname Gönderilmesi Gereken Haller Nelerdir?
Kanunda zorunlu olarak tutulan haller dışında ihtarnameye cevap verilmesi gerekmemektedir. Bu durumdan makalemiz içeriğinde defalarca bahsetmiştik. Ancak bazı hallerde kanunen veya mahkeme uygulaması gereği ihtarname zorunluluğu öngörülmüştür ve bu hallerde mutlaka muhataba ihtarname gönderilmesi gerekmektedir. Bu hallere bazı örnekler vermemiz gerekirse:
Türk Borçlar Kanunumuzun 347. maddesi gereği konut ve çatılı iş yeri kiralarına ilişkin olarak yazılı bildirimde bulunulması gerekliliği öngörülmüştür,
Kiracının iki haklı ihtarname nedeniyle tahliyesi için, kiracıya ödenmemiş olan kira bedelleri için aynı kira dönemi içerisinde iki haklı ihtar gönderilmesi şartı öngörülmüştür,
Paylı mülkiyet halinde paydaşlardan birine yönelik olarak ecrimisil talebinde bulunulacaksa, paylı mülkiyete konu olan malı kullanan paydaşa yönelik olarak intifadan men bildiriminin yapılması gerekmektedir,
İş hukuku dahilinde olan işçi-işveren uyuşmazlıklarında iş sözleşmesinin haklı nedenle feshi harici durumlarda yazılı bildirim şartı öngörülmüştür,
Türk Medeni Kanunumuzun 889. maddesi uyarınca gerçekleştirilecek olan dağıtımı kabul etmeyen alacaklı, dağıtımın kesinleştiğinin kendisine tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde yazılı bildirimde bulunmak suretiyle borcun ödenmesini talep etmelidir,
Bu gibi yazılı bildirimde bulunulmasını gerektirecek haller mevzuatta sınırlı olarak sayılmıştır. Bu vesileyle olası bir hak kaybının önüne geçilebilmesi için mutlaka alanında uzman bir avukattan yardım alınması tavsiyemizi yinelemekteyiz.